Bu yılın en büyük FUD’larından biri Tesla CEO’su Elon Musk’ın BTC ödemelerini askıya almasıydı. Elon Musk buna gerekçe olarak yüksek karbon emisyonunu ve iklim krizini gerekçe göstermişti. O tarihten bu yana madenciler daha yeşil enerji kaynaklarına yöneldi. Özellikle madenciliğin Çin’den tamamen kopmuş olması, kriptonun daha yeşil hale gelmesini sağlıyor. Çin halen enerjisinin büyük kısmını kömürden elde ediyor. Kripto Para Sektörü ve Yeşil Enerji Dünyanın dört bir yanındaki şirketler karbon nötr hedefleri belirliyor ve bu doğrultuda kendilerine yol haritası çiziyor. Birçok ülkenin de bu yönde adım attığını biliyoruz. Ancak bir sorun var, tüm bu hedefler genellikle çok uzak bir tarih olduğu düşünülen 2050 yıllına ötelendi. Yani bugünün en büyük sorunu olan iklim krizi sadece öteleniyor. Bitcoin (BTC) madencileri ise hızla daha yeşil enerji kaynaklarına yöneliyor. Bitcoin Madencilik Konseyi tarafından yakın zamanda açıklanan verilere bakarsak, madencilerin en az %50’si daha şimdiden fosil yakıtlardan kurtuldu. Elbette bunda Çin yasaklarının da payı var. Amerika kıtası kripto para madencilerine kucak açıyor. Milyar dolarlık operasyonlar burada faaliyetlerine başladı ve birçok madenci hidroelektrik santrallerinden veya rüzgar enerjisinden gelen elektriği kullanarak Bitcoin (BTC) üretiyor. Net bir şekilde Bitcoin (BTC) madencileri %50’nin üzerinde yeşil enerjiye geçti, ancak şimdilik Elon Musk sözünü tutmadı. BitMEX, AI karbon veri izleme firması Pachama ile ortaklaşa yaklaşık 100.000 dolar değerinde 7.110 metrik ton CO2 kredisi satın aldığını açıkladı. Karbon kredileri, şirketlerin hesap verebilirliği ve veri izlenebilirliğini teşvik eden bir yaklaşımla bir ton karbondioksit kullanmasına izin veren resmi yasama organları tarafından verilen onay sertifikalarıdır. Daha fazla şirketin bu yönde adım atması bekleniyor. Rarible’ın kurucu ortağı […]